Bakanın dediğini Ekşi Sözlükteki Kuzey Marmara Otoyolu başlığında bir entry'de görmüştüm. KMO'dan çıkıp TEM'e girince TEM bana garip geldi demişti.Akyazı’da otoyoldan çıkınca bir anda şehir içi trafiğine girmiş gibi oluyorsunuz
Kesinlikle haklısınız. Batıya-İstanbul-Kocaeli tarafında bu kadar yatırım yapmak yerine o bölgelerde olan sanayi tesislerini Orta ve Doğu Anadolu şehirlerine kaydırmak daha akılcı bir tercih olur. Yapılacaksa da Delice otobanına ilave yaparak Delice- Samsun, Delice -Erzincan-Erzurum- Kars- Ağrı otobanı yaparsın. Hem ulaşım aksına bir katkı olur. Hem de bu şehirlerin sanayileşmesine ve istanbuldan tersine göç etkisi yaratarak istanbulun nefes almasına, ulaşımın ve diğer hizmetlerin rahatlamasına katkısı olur. İstanbulun en kalabalık şehir nüfusları belli, Tokat, Sivas, Erzincan, Samsun, Trabzon, Erzurum, Kars, Malatya , Elazığ vb. Anadoludan gelen bir çok insan iş-eğitim-sağlık nedenleriyle İstanbula geliyor. Bu bahsettiğim otoban olsa, sanayi bu şehirlere aktarılsa, kimse İstanbula gelmez, 400-500 bin Tokatlı var istanbulda, bu nüfusun 100-150 bini Tokata geri gelir, yeterki iş-sağlık imkanı istanbula benzesin. Yada Sivaslılar aynı şekilde.Sadece Akyazi-Bolu Tuneli Sonu arasina alternatif 2x2 bi yol yapılsa yeterlidir bence.
Geri kalan parayla da Sakarya veya Trabzon'a vs rayli sistem yapılsın. Marmara'ya çok yatırım yapılınca dogudan cok goc alıyor...
Orta anadoluya dogru nufus genisletmesi olmalı...
Hocam aslında araba gerekli, hatta her evde 1 tane en az olması gerekiyor. Lakin bizim yaşadığımız sıkıntı şu, arabayı şehir merkezlerinde kullanmak zorunda kalıyoruz. Şehirleri de en az 4-5 katlı binalarla sıkışık, bitişik nizam binalarla dolduruyoruz. Bu istisnasız tüm Türkiyede böyle. 42 yaşımdayım ve Türkiye de Doğu-Batı, Kuzey- Güney aksında gezmediğim, görmediğim şehir kalmadı. Sadece Güney Doğu Anadolu şehirlerine gitmedim. Kalan 70 şehire gitmişimdir. Her şehirde gelişmişlik algısı " Yüksek Bina İnşaa Etmek" olarak yerleşmiş ve gelişmişlik algısını bunun çevresinde inşaa ediyorlar. En basitinden örnek vereyim, Kayseri ve Konya gibi düzlük şehirlerde bile merkez ilçelerin tamamı ortalama 10 kat ve üzeri kooperatifler- İnşaat şirketleri tarafından yapılan sitelerden oluşuyor. Tamam hani dıştan bakında ne güzel binalar diyorsunuz, ama sabah ve akşam iş-okul trafiğine baktığınızda İstanbul trafiğinden pek bir farkları yok. Sadece istanbul nüfusu gereği 10 KM lik yeri 1 saat 15 dk da gidiyorsanız Kayseride bu 30-35 Dk oluyor. Aslında aynı trafik yaşanıyor. Abi Kayseride arazi mi yok, yapın 2 katllı müstakil yaşam alanlarını. Yay şehri Nevşehire-Kırşehire-Sivasa doğru. İş merkezlerini bu yaydığın şehirlere yakın yerler olarak dağıt. Kayseri OSB yi 6-7 parça yap gerekirse. Yahu sanayini dibinde Belsin diye yerleşim yeri var, sitelerden oluşuyor. Ortalama 10 kat binalardan oluşuyor. Tüm sanayi çalışanları buralarda oturuyor. Sanayi büyüdükçe bu yerleşim yeride büyüdü. Yani bizde ülkece genel olarak şehirleşme denilinde 5-10 katlı bina yapmak ve geliştik işte demek üzerine kurgulanmış. Binaları yaptın, otopark mevzusuna girmiyorum bileYol yapmak yerine YHT’yi ve yük trenlerini iyileştirseniz yola gerek kalmayacak. ABD harici gelişmiş ülkeler gittikçe daha fazla raylı sisteme yatırım yaparken bizde hala araba medeniyet olarak görülüyor
Toplu taşıma olanakları gelişirse yol yapmak zorunda hissetmeyiz. Zira yol yapmakla trafik bitmez.Hocam aslında araba gerekli, hatta her evde 1 tane en az olması gerekiyor. Lakin bizim yaşadığımız sıkıntı şu, arabayı şehir merkezlerinde kullanmak zorunda kalıyoruz. Şehirleri de en az 4-5 katlı binalarla sıkışık, bitişik nizam binalarla dolduruyoruz. Bu istisnasız tüm Türkiyede böyle. 42 yaşımdayım ve Türkiye de Doğu-Batı, Kuzey- Güney aksında gezmediğim, görmediğim şehir kalmadı. Sadece Güney Doğu Anadolu şehirlerine gitmedim. Kalan 70 şehire gitmişimdir. Her şehirde gelişmişlik algısı " Yüksek Bina İnşaa Etmek" olarak yerleşmiş ve gelişmişlik algısını bunun çevresinde inşaa ediyorlar. En basitinden örnek vereyim, Kayseri ve Konya gibi düzlük şehirlerde bile merkez ilçelerin tamamı ortalama 10 kat ve üzeri kooperatifler- İnşaat şirketleri tarafından yapılan sitelerden oluşuyor. Tamam hani dıştan bakında ne güzel binalar diyorsunuz, ama sabah ve akşam iş-okul trafiğine baktığınızda İstanbul trafiğinden pek bir farkları yok. Sadece istanbul nüfusu gereği 10 KM lik yeri 1 saat 15 dk da gidiyorsanız Kayseride bu 30-35 Dk oluyor. Aslında aynı trafik yaşanıyor. Abi Kayseride arazi mi yok, yapın 2 katllı müstakil yaşam alanlarını. Yay şehri Nevşehire-Kırşehire-Sivasa doğru. İş merkezlerini bu yaydığın şehirlere yakın yerler olarak dağıt. Kayseri OSB yi 6-7 parça yap gerekirse. Yahu sanayini dibinde Belsin diye yerleşim yeri var, sitelerden oluşuyor. Ortalama 10 kat binalardan oluşuyor. Tüm sanayi çalışanları buralarda oturuyor. Sanayi büyüdükçe bu yerleşim yeride büyüdü. Yani bizde ülkece genel olarak şehirleşme denilinde 5-10 katlı bina yapmak ve geliştik işte demek üzerine kurgulanmış. Binaları yaptın, otopark mevzusuna girmiyorum bile![]()
Hocam metrolar balık istifi gibi dopdolu, metrobus ve metrobus durakları kıyamet gununu andırıyor. hindistan gibi bi toplu taşıma kalitesi varken kimseye "kardeşim arabana binme gel üst üste yolculuk yapalım kan ter içinde" diyemezsin...Japonya Türkiyenin 1.5 katı nüfusa sahip ve şehirleri koca koca binalarla dolu fakat bu kalabalık nüfusla dünyada raylı sistemleri en yoğun kullanan 4. ülke. metro ve trenler takım elbiseli adamlar ile dolu. Japonların araç sahiplik oranı Türklerden yüksek olmasına rağmen herkes toplu taşıma kullanıyor.
Bu otopark gosterme olayı super bi kuralmış. umarım kentsel donusumde tüm binaların altına otopark yapılır.Ayrıca araç sahibi iseniz otopark göstermek durumundasınız.
Japonların bu olayını çok takdir ediyorum. Yıllar önce Japonic diye bir youtube kanalında görmüştüm. Adam araba alacak, ilk önce belediyeye gidip otopark tapusu-belgesi gibi bir belge götürüyor, buraya arabamı park edeceğim diyor. Sonra arabayı satın alabiliyor. Tabi haliyle sokakda park halinde yolu kapatan arabalar olmuyor. Türkiyede ise bu durumun oturması için imar kanunlarında değişiklik olması gerekiyor. Rant olayını bitirmeleri lazım. Eyüpsultan, İslambey mh. bir ev aldık, bina 6 katlı, 10 daire var, binanın önünde 3-4 araçlık yer var, binada 8 araç varToplu taşıma olanakları gelişirse yol yapmak zorunda hissetmeyiz. Zira yol yapmakla trafik bitmez.
Japonya Türkiyenin 1.5 katı nüfusa sahip ve şehirleri koca koca binalarla dolu fakat bu kalabalık nüfusla dünyada raylı sistemleri en yoğun kullanan 4. ülke. metro ve trenler takım elbiseli adamlar ile dolu. Japonların araç sahiplik oranı Türklerden yüksek olmasına rağmen herkes toplu taşıma kullanıyor. Ayrıca araç sahibi iseniz otopark göstermek durumundasınız. Çarşıya bir yere araba ile gidince "kaldırımın kenarına park edeyim "gibi kavram yok. Türkiyede bir şehirden diğerine gitmek şahsi araç ile otobüsten daha hesaplı bile olabiliyor.
Türkiye için çözüm belli. Tren yoları Türkiyenin bir çok şehir ve beldesine hatta köylerine kadar ulaşmalı. Tüm şehirlerde otoparklar inşa edilip sağa sola araç parketme kültürünü cezalar ile yıkmak gerekiyor. Otopark olmadan vatandaşın arabasını da çekemezsin.
İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Wowturkey.com adresimizde 5651 Sayılı Kanun'un 8. Maddesine ve T.C.K' nın 125. Maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur. WowTurkey.com hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetler için [email protected] mail adresi üzerinden bize ulaşıldıktan en geç 3 (üç) gün içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek, gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.