Merhaba Hukuk ve Tarih Severler!
Bugünkü konumuz, insanlık tarihinin en eski ve sistematik hukuk metinlerinden biri olan Hitit Kanunları. Günümüzden yaklaşık 3600 yıl önce, Anadolu'nun kadim topraklarında hüküm süren Hititler, taş tabletlere kazıdıkları yasalarıyla bize nasıl bir adalet anlayışı sunuyordu? Modern hukuk sistemimizle ne gibi benzerlikler ve çarpıcı farklılıklar taşıyorlar?
Gelin, bu kadim hukuk metinlerini modern prensiplerle yan yana koyup derinlemesine bir incelemeye başlayalım.
CEZA ANLAYIŞI:
Siz ne düşünüyorsunuz?
Bugünkü konumuz, insanlık tarihinin en eski ve sistematik hukuk metinlerinden biri olan Hitit Kanunları. Günümüzden yaklaşık 3600 yıl önce, Anadolu'nun kadim topraklarında hüküm süren Hititler, taş tabletlere kazıdıkları yasalarıyla bize nasıl bir adalet anlayışı sunuyordu? Modern hukuk sistemimizle ne gibi benzerlikler ve çarpıcı farklılıklar taşıyorlar?
Gelin, bu kadim hukuk metinlerini modern prensiplerle yan yana koyup derinlemesine bir incelemeye başlayalım.
1. Hitit Kanunları'na Kısa Bir Bakış
Hitit Kanunları, M.Ö. 1650-1100 yılları arasında, Hitit İmparatorluğu döneminde çivi yazısı ile kil tabletlere yazılmıştır. "Eğer... ise, o zaman..." (şayet... o halde...) kalıbıyla yazılan bu kanunlar, daha önceki Babil kanunlarına (Hammurabi Kanunları) göre genellikle daha ılımlı ve tazminat odaklıdır. Ölüm cezaları daha nadirdir ve maddi karşılık (tazminat) önemli bir yer tutar.2. Benzerlikler: Evrensel Hukuk İlkeleri
- Yazılılık İlkesi: Hitit Kanunları, hukukun yazılı ve herkesçe bilinebilir olması gerektiği fikrinin erken bir örneğidir.
- Delil ve İspat: Davaların çözümünde tanıklar ve yemin önemli bir rol oynardı, tıpkı bugünkü gibi.
- Sözleşme Hukuku: Satış, kiralama ve evlilik gibi akitlere dair düzenlemeler, bir "sözleşme hukuku" anlayışının temellerini atmaktadır.
- Kusur İlkesi: Kanunlarda kast (bilerek yapma) ve taksir (kazara yapma) arasında ayrım yapılmış, cezalar buna göre belirlenmiştir.
3. Farklılıklar: Zamanın Ruhu
- Büyü ve Sihir: Hitit toplumunda büyü yapmak en ağır suçlardan biriydi ve cezası ölümdü. Günümüzde bu, suç olmaktan çıkmıştır.
- Kölelik: Hitit toplumunun ayrılmaz bir parçasıydı ve köleler, "mal" statüsündeydi. Modern hukukta kölelik, insanlığa karşı suçtur.
- Fail-Mağdur Dengesi: Günümüzde cezalandırma yetkisi tamamen devletteyken, Hititlerde mağdurun veya ailesinin alacağı tazminat ile tatmin olması esastı.
CEZA ANLAYIŞI:
- Hitit: Çoğunlukla PARA CEZASI ve TAZMİNAT
- Günümüz: Daha çok HAPİS CEZASI ve DENETİMLİ SERBESTLİK
- Hitit: KÖLE - ÖZGÜR İNSAN farkı var → Farklı cezalar
- Günümüz: HERKES KANUN ÖNÜNDE EŞİT → Aynı suç, aynı ceza
- Hitit: ŞAŞIRTICI derecede ileri!
- Miras alabiliyor
- Mülk sahibi olabiliyor
- Ticaret yapabiliyor
- Günümüz: Anayasal eşitlik ve Medeni Kanun koruması
- Hitit: Hırsız ÇALDIĞININ 4-5 KATINI ödüyor
- Günümüz: Hapis + Tazminat + Anayasal koruma
- Hitit: Hayvan birini öldürürse SAHİBİ TAZMİNAT ödüyor
- Günümüz: Hayvan sahibi sorumlu + Hayvan hakları korunuyor
- Hitit: Bireysel tazminat önemli
- Günümüz: Devletin cezalandırması önemli
Sonuç ve Tartışma Soruları
Hitit Kanunları, sadece cezalandırmaktan ziyade toplumsal düzeni sağlamayı ve zararı gidermeyi amaçlayan, pratik ve insani bir sistemdi. Günümüz hukukunun temelini oluşturan "toplumsal sözleşme" ve "düzen" fikirlerinin antik bir yansımasıdır.Siz ne düşünüyorsunuz?
- Hitit Kanunları'ndaki tazminat odaklı sistem, günümüz ceza hukuku için daha etkili bir alternatif olabilir mi? Özellikle hafif suçlarda?
- Günümüzde bile tam anlamıyla sağlanamayan kadın hakları konusunda, Hititlerin bu kadar ileri düzenlemeler yapmış olması sizi şaşırttı mı?
- Sizce hukuk sistemleri, toplumların hangi ihtiyaçlarından doğar ve zamanla nasıl bu kadar evrensel bir çizgiye ulaşır?
Son düzenleme: