Tema düzenleyici

Yurtdışı haberler

emre1979

Binbaşı
Katılım
15 Mar 2024
Mesajlar
2,332
Beğeni
8,302
Konu sahibi

O değil de nasıl satacaklar acaba ? Kim alır hırsızlık malını . şaşırdım valla zaten çalındığı bilinen birşeye kim dolu para verir ..



Louvre Müzesi soygunu: Hırsızlar her yerde aranıyor

20.10.202520 Ekim 2025
Soyguncuların Louvre Müzesi'ne güpegündüz girip paha biçilmez objeleri çalması ve olay yerinden scooterlar ile kaçması bir macera filminini andırıyor. Fransızlar ve tüm dünya yaşanan güvenlik zafiyeti karşısında şaşkın.
Louvre Müzesi çalışanlarının "profesyonellikleri ve hızlı reaksiyon vermeleri sayesinde suçluların kaçmak zorunda kaldığını ve kullandıkları malzemelerle, İmparatoriçe Eugenie'nin tacı gibi çaldıkları bazı objeleri olay yerinde bıraktıklarını" duyuran Bakanlık, hasar gören tacın durumunun incelendiğini de paylaştı.
Altın eritilmiş olabilir mi?
Cumhurbaşkanı Macron açıklamasında, geçen Ocak ayında duyurusu yapılan Louvre Müzesi'nin modernizasyonu kapsamında güvenlik önlemlerinin artırılmasının da öngörüldüğünü ve bu önlemlerin "Fransız hafızası ile kültürünü meydana getiren unsurların korunmasını ve muhafaza edilmesini sağlayacağını" belirtti.
Ancak söz konusu kültürel mirasın bir kısmı, yapılan soygunla en azından şu an için yitirilmiş oldu. Kamuoyu, çalınan takı ve mücevherlerdeki altının, satılmak üzere, soygunun hemen ardından eritilmiş olmasından endişe ediyor.
Peki değerli taşlar? Le Parisien gazetesinde konuşan soruşturmaya dair bilgi sahibi bir kişi, "Bazı elmasların piyasada satılma riski bulunuyor, bu da mücevherlerin restore edilmesini çok zorlaştırabilir" dedi.
1761045690952.png

Merdiven ile müze balkonuna çıkan hırsızlar

Pazar günü, gündüz vakti gerçekleşen inanması güç soygun için hırsızlar müze binasına, üstünde hareketli bir merdiven bulunan kamyonla yanaştı. Yetkililere göre, kaldırıma park eden kamyonun yakınına bir de uyarı üçgeni koyan hırsızlardan ikisi aracın yanında scooterlarla kaçmak için hazır bekledi. İki kişi ise birinci kattaki müze balkonuna uzatılan merdivenle yukarı çıkıp, buradaki kapının camını kesme makinesi ile açıp içeri girdi. Buradan Apollon Galerisi isimli salona giren iki hırsızın, karşılaştıkları müze personelini tehdit ettikleri ve iki vitrinin camını kırıp soygunu gerçekleştirdikten sonra kaçtıkları aktarılıyor.

Şaşkınlık yaratan güvenlik zaafiyeti

Soyguncuların, paha biçilmez binlerce esere ev saipliği yapan dünyanın en ünlü müzelerinden birine bu kadar kolay girebilmesi kamuoyunda büyük şaşkınlığa sebep oldu. Eleştirilerin odağındaki Fransa Kültür Bakanlığından yapılan açıklamada, "Apollon Galerisi'nin dış penceresi ile soyguncuların hedefi olan vitrinlerin alarmları çaldı. Ayrıca çok hızlı ve acımasızca

gerçekleştirilen hırsızlığa orada bulunan beş müze görevlisi müdahale etti" denildi.

 
Konu sahibi
Avrupalı yine Irkçı yüzünü göstermiş . Kendi vatandaşı yapsa ki yapar 10-15 Pound ile geçiştirirdi. Bizim insanımıza karşı inanılmaz nefretleri var.




Londrada yaşayan Türk kökenli Burcu Yeşilyurta, bardakta kalan kahvesini kanalizasyona döktüğü gerekçesiyle 150 sterlin (8 bin 500 TL) para cezası kesildi. Yeşilyurt, Çok az bir miktarı döktüm. Arkamı döndüğüm anda üç adam beni takip etmeye başladı. Cezanın çok ağır olduğunu düşünüyorum dedi. Belediyeden yapılan açıklamada ise zabıtaların profesyonel ve tarafsız davrandığı söylendi.

1761135380101.png


İngiltere'nin başkenti Londra'ya bağlı Batı Londra bölgesinde yaşayan Türk kökenli Burcu Yeşilyurt, kahvesini kanalizasyona döktüğü gerekçesiyle 150 sterlin (Yaklaşık 8 bin 500 TL) para cezası aldı. Yeşilyurt, Richmond İstasyonu yakınındaki otobüs durağında çevre zabıtaları tarafından 1990 tarihli Çevre Koruma Yasası'nın 33. maddesi kapsamında para cezasına çarptırıldı.

Belediye açıklamasında, "Kimse ceza almak istemez. Politikalarımızı her zaman adil ve anlayışlı şekilde uygulamayı amaçlıyoruz. Richmond'un su yollarını korumak ve sokaklarımızı temiz ve güvenli tutmak için kararlıyız. Yaptırım yalnızca gerektiğinde uygulanır. Ceza alan vatandaşlar, uygulamanın hatalı olduğunu düşünüyorlarsa itirazda bulunabilir" ifadeleri kullanıldı.



 
Konu sahibi

Saçma .. Rusya zaten ekonomik olarak fazlasıyla kötü etkilenmiştir savaştan tekrar böyle bir masrafa gireceklerini hiç sanmam Batı medyası silah satılsın diye böyle senaryolar uyduruyor ...





Yıl 2032: Rusya 3 Baltık ülkesine saldırır... Bir Rusya-Avrupa savaşı senaryosu

Grand Continent Rusya ile Avrupa arasında bir savaş senaryosu yazdı. Savaşın nasıl başlayıp nasıl gelişeceği ve günümüzdeki imkanlar göz önüne alındığında kazananın kim olacağı detaylarıyla anlatılırken 'olası sonuçlardan' kaçınmak için acilen yapılması gerekenler de tek tek belirtildi. İşte o senaryo...


Putin’e karşı, Avrupa’nın savunması belki de açık denizde başlar.

Hayal edelim: 2032 sonbaharı. Birkaç aylık krizin ardından Rusya, Baltık ülkelerinde “Rusça konuşan azınlıkların korunmasına yönelik özel bir operasyon” başlatıyor; yakın askerî hedef, Rus sayılan toprakları ilhak etmek; stratejik olarak arzu edilen etki ise Atlantik İttifakı’nı ve Avrupa Birliği’ni parçalamak. Daha en başında, sahte bayrak altında hareket eden Rus birlikleri üç cumhuriyete aynı anda saldırıyor; “zayıf halka” sayılan Letonya’ya öncelik veriliyor. Estonya’nın Narva kentine karşı ikincil oyalama manevraları ve Suwałki Koridoru’na baskılar devreye sokuluyor.

Kriz, Rusya’nın yürüttüğü hibrit operasyonlar bağlamında aylarca olgunlaşmıştı. Moskova’nın tarih seçimi tesadüf değil: Amerika Birleşik Devletleri tam bir başkanlık kampanyasının ortasında ve Trumpçılığın mirasçısı olan giden yönetim Avrupa’da herhangi bir müdahaleye karşı.

Neyse ki Avrupa 2025’ten itibaren yeniden silahlanmıştı. Avrupalılar dayanışmalı ve makul ölçüde kendinden emin: kâğıt üzerinde hava ve kara kuvvetleri dengesi savunucular lehine.

Ancak altı ay sonra Avrupa, Rus denizaltı savaşına yeniliyor.

Peki savaş nasıl gelişiyor ve neden sonunda Rusya kazanıyor? İşte şu an bilinen verilere dayanılarak hazırlanan o senaryo...

Atlantik’te Rus sabotajı: kaybedilmiş bir savaşın muhasebesi

Saldırının başlangıç safhasında, belirleyici çatışmanın denizde yaşanacağına dair hiçbir işaret yoktu.

FSB’nin Rus azınlıklara yönelik bir dizi bombalı saldırı organize edip bunları “Brüksel’in emrindeki neonazi aşırılıkçılara” atfettiği bir kampanyanın ardından Rus taarruzu, 2014’te Kırım’da olduğu gibi, Moskova’nın inkârları eşliğinde “yeşil adamlar”ın müdahalesiyle başlar: Litvanya ile Letonya, iki ilk Rus “çalımı”na maruz kalır. Baltık ülkeleri derhal Kuzey Atlantik Antlaşması’nın 5. maddesine ve Avrupa Birliği Antlaşması’nın 42(7). maddesine, ayrıca tüm ikili savunma anlaşmalarına dayanırlar.

Bekleneceği üzere, Kuzey Atlantik Konseyi toplantısı zorlu geçer.

1761220889312.png


ABD, istemeye istemeye saldırının gerçekten Ruslardan kaynaklandığını kabul etse de doğrudan angajmana yanaşmaz. ABD başkanı “asgari hizmete” onay verir: Avrupalılara bazı destek unsurlarını (havada yakıt ikmali, istihbarat) ve bir miktar mühimmat stokunu tahsis eder; fakat çatışmalara doğrudan katılım yoktur. Ayrıca ABD’nin Baltık ülkelerine nükleer garantileri konusunda son derece muğlâk konuşur; NATO’nun nihai bildirisi muğlâklık şaheseri olur.

Farketmez: Avrupalıların kararlılığı sağlamdır ve tırmanma riskini gündeme getiren uyumsuz bazı seslere rağmen Birlik, Baltık ülkelerine tam ve mutlak desteği onaylar.
 
Hocam o ceza fix olarak yapılıyormuş ablanın tek şanssızlığı polise yakalanmış olması
Avrupalı yine Irkçı yüzünü göstermiş . Kendi vatandaşı yapsa ki yapar 10-15 Pound ile geçiştirirdi. Bizim insanımıza karşı inanılmaz nefretleri var.




Londrada yaşayan Türk kökenli Burcu Yeşilyurta, bardakta kalan kahvesini kanalizasyona döktüğü gerekçesiyle 150 sterlin (8 bin 500 TL) para cezası kesildi. Yeşilyurt, Çok az bir miktarı döktüm. Arkamı döndüğüm anda üç adam beni takip etmeye başladı. Cezanın çok ağır olduğunu düşünüyorum dedi. Belediyeden yapılan açıklamada ise zabıtaların profesyonel ve tarafsız davrandığı söylendi.

Ekli dosyayı görüntüle 87225

İngiltere'nin başkenti Londra'ya bağlı Batı Londra bölgesinde yaşayan Türk kökenli Burcu Yeşilyurt, kahvesini kanalizasyona döktüğü gerekçesiyle 150 sterlin (Yaklaşık 8 bin 500 TL) para cezası aldı. Yeşilyurt, Richmond İstasyonu yakınındaki otobüs durağında çevre zabıtaları tarafından 1990 tarihli Çevre Koruma Yasası'nın 33. maddesi kapsamında para cezasına çarptırıldı.

Belediye açıklamasında, "Kimse ceza almak istemez. Politikalarımızı her zaman adil ve anlayışlı şekilde uygulamayı amaçlıyoruz. Richmond'un su yollarını korumak ve sokaklarımızı temiz ve güvenli tutmak için kararlıyız. Yaptırım yalnızca gerektiğinde uygulanır. Ceza alan vatandaşlar, uygulamanın hatalı olduğunu düşünüyorlarsa itirazda bulunabilir" ifadeleri kullanıldı.

 
Hocam o ceza fix olarak yapılıyormuş ablanın tek şanssızlığı polise yakalanmış olması
"Fixed penalty notices (under section 33ZA of the EPA): local authorities in
England can issue fixed penalty notices of between £150 to £1,000 for
small-scale fly-tipping offences" hocam yine iyi yırtmış en alt sınırdan yemiş
 
Konu sahibi
"Fixed penalty notices (under section 33ZA of the EPA): local authorities in
England can issue fixed penalty notices of between £150 to £1,000 for
small-scale fly-tipping offences" hocam yine iyi yırtmış en alt sınırdan yemiş
Bence biraz haksızlık yani ; bizde olsa idare et abi der geçerdi .
 

O değil de nasıl satacaklar acaba ? Kim alır hırsızlık malını . şaşırdım valla zaten çalındığı bilinen birşeye kim dolu para verir ..



Louvre Müzesi soygunu: Hırsızlar her yerde aranıyor

20.10.202520 Ekim 2025
Soyguncuların Louvre Müzesi'ne güpegündüz girip paha biçilmez objeleri çalması ve olay yerinden scooterlar ile kaçması bir macera filminini andırıyor. Fransızlar ve tüm dünya yaşanan güvenlik zafiyeti karşısında şaşkın.
Louvre Müzesi çalışanlarının "profesyonellikleri ve hızlı reaksiyon vermeleri sayesinde suçluların kaçmak zorunda kaldığını ve kullandıkları malzemelerle, İmparatoriçe Eugenie'nin tacı gibi çaldıkları bazı objeleri olay yerinde bıraktıklarını" duyuran Bakanlık, hasar gören tacın durumunun incelendiğini de paylaştı.
Altın eritilmiş olabilir mi?
Cumhurbaşkanı Macron açıklamasında, geçen Ocak ayında duyurusu yapılan Louvre Müzesi'nin modernizasyonu kapsamında güvenlik önlemlerinin artırılmasının da öngörüldüğünü ve bu önlemlerin "Fransız hafızası ile kültürünü meydana getiren unsurların korunmasını ve muhafaza edilmesini sağlayacağını" belirtti.
Ancak söz konusu kültürel mirasın bir kısmı, yapılan soygunla en azından şu an için yitirilmiş oldu. Kamuoyu, çalınan takı ve mücevherlerdeki altının, satılmak üzere, soygunun hemen ardından eritilmiş olmasından endişe ediyor.
Peki değerli taşlar? Le Parisien gazetesinde konuşan soruşturmaya dair bilgi sahibi bir kişi, "Bazı elmasların piyasada satılma riski bulunuyor, bu da mücevherlerin restore edilmesini çok zorlaştırabilir" dedi.
Ekli dosyayı görüntüle 87101

Merdiven ile müze balkonuna çıkan hırsızlar

Pazar günü, gündüz vakti gerçekleşen inanması güç soygun için hırsızlar müze binasına, üstünde hareketli bir merdiven bulunan kamyonla yanaştı. Yetkililere göre, kaldırıma park eden kamyonun yakınına bir de uyarı üçgeni koyan hırsızlardan ikisi aracın yanında scooterlarla kaçmak için hazır bekledi. İki kişi ise birinci kattaki müze balkonuna uzatılan merdivenle yukarı çıkıp, buradaki kapının camını kesme makinesi ile açıp içeri girdi. Buradan Apollon Galerisi isimli salona giren iki hırsızın, karşılaştıkları müze personelini tehdit ettikleri ve iki vitrinin camını kırıp soygunu gerçekleştirdikten sonra kaçtıkları aktarılıyor.

Şaşkınlık yaratan güvenlik zaafiyeti

Soyguncuların, paha biçilmez binlerce esere ev saipliği yapan dünyanın en ünlü müzelerinden birine bu kadar kolay girebilmesi kamuoyunda büyük şaşkınlığa sebep oldu. Eleştirilerin odağındaki Fransa Kültür Bakanlığından yapılan açıklamada, "Apollon Galerisi'nin dış penceresi ile soyguncuların hedefi olan vitrinlerin alarmları çaldı. Ayrıca çok hızlı ve acımasızca

gerçekleştirilen hırsızlığa orada bulunan beş müze görevlisi müdahale etti" denildi.

Kime satılacak değil, kime SATILDI. Böyle ürünlerin halihazırda alıcısı vardır. Onun için çalınmıştır.
 
Konu sahibi
Kime satılacak değil, kime SATILDI. Böyle ürünlerin halihazırda alıcısı vardır. Onun için çalınmıştır.
Kesin içerden yardım vs vardır . İstihbaratçılar bunun peşini bırakmazlar . ABD gibi daha katı ülkelerde olsa mutlaka birilerini ayağından vururlardı en azından öyle kaçamazlardı.
 
Geri
Üst Alt