GMK Bulvarındaki Trafik Çilesi
Mersin’in en işlek arterlerinden biri olan Gazi Mustafa Kemal (GMK) Bulvarı, ne yazık ki her geçen gün artan bir trafik keşmekeşiyle gündeme gelmeye devam ediyor. Bulvar, sadece ulaşım için değil, aynı zamanda sabır, sinir ve bazen de hayat testi haline gelmiş durumda. Özellikle sabah ve akşam saatlerinde yaşanan yoğunluk, şehir planlamasının eksikliğini adeta yüzümüze çarpıyor.
Dolmuşlar ve minibüsler… Neredeyse tüm hatların bu bulvar üzerinde yoğunlaştığını görmek, kent içi ulaşımın plansızlığını gözler önüne seriyor. Her biri adeta bir yarış pistindeymişçesine yolcu kapma telaşıyla dur-kalk yapan araçlar, durakları kilitlemekle kalmıyor, trafiği de adeta felç ediyor. Durak öncesinde aniden duran, yolun ortasında el kaldıran her yolcu için aniden frene basan sürücüler, hem yayaların hem de diğer sürücülerin canını tehlikeye atıyor.
Şoförlerin bir kısmı, ne yazık ki maganda tavırlarıyla kuralsızlığın sembolü haline gelmiş durumda. Sinyal kullanmamak, şerit ihlalleri, ani manevralar ve agresif sürüş tarzı bu güzergahta sıradanlaşmış, adeta normalize olmuş vaziyette. Bu da sadece trafik sıkışıklığına değil, kaza risklerinin artmasına da neden oluyor.
Mersin gibi bir Akdeniz kentine, bu tablo hiç ama hiç yakışmıyor. Turizm potansiyeli, tarım ve liman ekonomisiyle öne çıkan bu şehir, ulaşım kaosunda Hindistan’daki en karmaşık caddelerle boy ölçüşür hale gelmişse, ortada çok ciddi bir sorun var demektir.
Bu satırlar bir serzeniş değil, bir çağrıdır.
Yerel yönetimlere sesleniyoruz: GMK Bulvarı'ndaki bu kaosu sona erdirmek için geçici değil, köklü ve kalıcı çözümler üretilmeli. Dolmuş ve minibüs hatlarının güzergâhları yeniden planlanmalı, alternatif yollar, aktarma noktaları oluşturulmalı ve modern toplu taşıma araçları bu güzergahta daha aktif hale getirilmelidir. Ayrıca, denetim mekanizmaları güçlendirilmeli, kuralsız sürüşe sıfır tolerans politikası getirilmelidir.
Mersin, kaderine terk edilecek bir kent değil. GMK Bulvarı’ndaki trafik kaosu artık yalnızca bir ulaşım sorunu değil, aynı zamanda bir kent estetiği ve güvenlik problemidir. Bu soruna göz yummak, sadece bugünü değil, geleceği de kaybetmektir.