Ana Sayfa 1 milyon Türkiye fotoğrafı
sayfa 1
CEMALİ
15 yıl önce - Pzr 16 Mar 2008, 21:06
Eskişehir'in Kendine Has Kalabak Suyu Hakkında Bilgi


Her memleketin kendine has bir çok özelliği olduğu gibi güzel ve modern ilimiz Eskişehir'imizinde çok güzel tarihi ve kalıtsal simgeleri mevcuttur bunlarda sadece bir tanesi olan Kalabak suyu içtikçe insanı şişirmeyen, gaz yapmayan ve hazım sorunu yaratmayan çok kimyevi ve mucizevi bir sıvıdır. Soğuk içilse bile tokluk hissi yaratmaz içtikçe içesiniz gelir. Teknik uzmanlarımız tarafındanda araştırılıp gerekli tetkikler ve analizler yapılarak halkımızın için çok güvenilir bir şifa kaynağı olmuştur. Bu doğal güzellik hakkında eskiye ve yeniye dayalı açıklayıcı bulduğum bilgileri sizlerle paylaşmak istedim. Halen Belediyemiz bu suyun kaynağıyla daha çok çalışma yapıp yararlanma yolu hakkında planlar yapmaktadır.


Kalabak suyunun Tarihçesi:

Kalabak Suyu
Kalabak Suyu, Eskişehir'in 45 km. güneyinde yer alan Türkmen Dağı'nın kuzey yamacındaki Kalabak Köyü yakınlarındaki kaynaklardan toplanmaktadır. Kalabak Suyu'nun Tarihçesi
Eskişehir halkı, yirminci asrın başlarına kadar sıcak termal suyunu testilerde soğutarak içmeye çalışırken 1900 yılında Asarcıklı Ali Efendi tarafından şehre 15 km. uzaklıktaki Sarısungur Suyu, Odunpazarı semtine pişmiş toprak künklerle getirilmiş, kapaklı dağıtım yerlerinden, dirhem hesabıyla evlere ve mahalle çeşmelerine dağıtılmıştır. Ancak bu su aşağı mahallelere kadar götürülememiştir.
Atatürk'ün Talimatı
1930'lu yıllara kadar nüfusu 15 bini geçmeyen şehrin içme suyu ihtiyacı bu şekilde karşılanmıştır. Cumhuriyetin ilanından sonra, Eskişehir'den sık sık geçen Mustafa Kemal Atatürk yine bir seyahatinde, aşağı mahallede bulunan tren garında mola verir. İşte bu mola, Eskişehir'in içme suyu ihtiyacında yeni bir dönemin başlamasına sebep olur. Bir bardak su isteyen Atatürk'e testide soğutulmuş termal suyu sunulur. Değişik bir tadı olan su, Atatürk'ün hoşuna gitmez, Eskişehir'in içme suyu ile ilgili bilgi ister. En kısa süre de içme suyu ihtiyacının karşılanması için orada bulunan dönemin Belediye Başkanı Kâmil Kaplanlı'dan (Kara Kâmil lakaplı) sorunun halledilmesini ister.

El ile kazılan 45 kilometre
Bunun üzerine Kâmil Kaplanlı kaynak arayışına girer. Türkmen Dağının kuzey yamacında Kalabak Köyü yakınlarındaki kaynaklardan Kalabak Suyu olarak bildiğimiz memba suyu bulunur. Şehre giren tahıl ürünleri, kesim hayvanları
üzerinden alınan rüsum ile şehrin zenginlerinden toplanan bağışlarla İsale hattı ve deponun finansmanı sağlanır. İngilizler'lerle yapılan anlaşma sonucu, İngiliz mühendisler, hattın geçtiği bölgede yaşayan köy halkı ile birlikte çalışırlar. Kazılar elle yapılır, tamamen insan gücüyle orman geçilir, 45 kilometreye yakın bir hat inşa edilir. Uzun bir çaba ve zorlu bir çalışma sonucu 1936 yılında Kalabak Suyu 12 cm. çapında pik döküm borularla Eskişehir'e ulaştırılır. Bademlik'te de 500 tonluk Kalabak Suyu deposu yapılır. Muhtelif bölgelere halkın içme suyu temini için çeşmeler konulur. 1970'li yıllarda Bademlik deposundan çekilen bir hatla Akarbaşı semtinde basit bir dağıtım istasyonu da kurulur. 1936 - 1980'li yılların sonlarına kadar su dağıtımı sakalar vasıtasıyla yapılır.

Kaptajlar

Kalabak suyunun tüketiciye daha sağlıklı ulaşabilmesi için çalışmaların kaynak noktasından başlatılması gerekliliği düşünülerek, KAPTAJLARIN ıslahına gidilmiştir. Daha önceleri kaptajlara giriş çıkışlar sırasında ve doğadan gelen (sel suyu, kar suyu gibi) nedenlerden dolayı kirlilik bulaşma olasılığı yüksek olmaktaydı. Bu nedenle Kalabak suyunun kaynak noktasındaki gözleri tek tek ana kaynama noktası bulununcaya kadar açılarak çevresel etkilerden arındırılmıştır. Tüm hijyen koşulları Türkiye'de başka örneği olmayan titiz bir çalışma ile uygulanmıştır. Kaptajlarımız bir laboratuar kadar temiz, sağlık koşullarına uygun hale getirilmiştir. Tüm donanım 316 kalite paslanmaz çelik ve fayans ile yapılmıştır. Kaptaj alanı koruma altına alınarak, halkın sağlıklı su içebilmesi sağlanmıştır. 1400 rakımlı Türkmen dağında mevcut kaptajların isimleri Kaplanlı, Paşa Köşkü, Su Çıktı ve Çimen Harmanı'dır. Yenilenen kaptaj, debisi en yüksek olan Kaplanlı'dır.

İsale Hattı
Ne var ki, aradan geçen yıllar boyunca, bir yandan Eskişehir nüfusundaki hızlı artış, diğer yandan 45 km.lik eski isale hattında, gerek pik döküm boruların çapındaki yetersizlik, gerek yer yer meydana gelen çatlama ve delinmelerle Kalabak Suyu şehir halkının ihtiyacına cevap veremez hale gelmiştir. Bu durum karşısında, başka bölgelerdeki yer altı sularından takviye ile ihtiyaca cevap verilmeye çalışılmıştır. Kaynağında bol olan Kalabak Suyunun, Eskişehir'e kayıpsız ve daha çok miktarda gelebilmesi için 45 km.lik yeni bir isale hattı finansmanı 9.5 milyon Amerikan Doları'nı gerektirmesi nedeniyle ele alınıp yapılması mümkün olamamıştır. Nitekim 1990'lı yılların sonuna doğru, Eskişehir'de Kalabak memba suyu konusunda ciddi sıkıntılar yaşanmıştır.
2000 yılında, Büyükşehir Belediye Başkanı, Prof.Dr.Yılmaz Büyükerşen, alınacak bazı makinalarla, Su ve Kanaliasyon İdaresinin işgücünü bir araya getirerek, dış kaynak ihtiyacı uymadan ve çok daha ucuza 22.5 cm çapında polietilen borularla yenilenebileceğini öngören projeyi başlatmıştır, aynı zamanda da Damacana Dolum merkezine 1000 ton'luk, son derece sağlıklı yeni bir deponun yapımına da başlanmıştır. 2000 yılı Haziran ayında başlatılan ve iş makinaları dahil 2.5 milyon Dolara mal olan yeni isale hattı ile 1000 tonluk yeni depo 6 ay gibi kısa bir sürede bitirilmiştir.

Kaynakça: http://www.eskisehir-eski.gov.tr/?page=kalabak

CEM HOŞGÖR...

[ Başlık Eskişehir bölümünden haberler ve sohbet'e taşınmıştır. - didem_ - Pts 14 Nis 2008 12:03 ]


altabulent

15 yıl önce - Pts 17 Mar 2008, 02:19

KALABAK suyumuz kadar içimi güzel olan başka bir su bilmiyorum şahsen! Bunu Eskişehirli olduğum için söylemiyorum

Her sene izin dönüşü bir türlü geri alışamıyorum Fransadaki sulara! çok tatsız geliyorlar. Bir ayda zor alışıyorum abartmadan! Türkiyenin suları çok güzel genelde fakat benim için Kalabak suyunun yeri bir başka!


a.gündüz

15 yıl önce - Pts 17 Mar 2008, 11:38

Alıntı:
EŞSİZ LEZZEZ HİJYENİK AMBALAJDA!
Düzce'nin Kabalak Köyünde kurulan yeni tesislerde kaynağından çıkar çıkmaz şişelenen kabalak suyu içerdiği zengin minerallerle hem faydalı hem de lezzetli ! Kabalak'ın benzersiz lezzeti; 0,5 , 1,5 ve 5 litrelik pet ambalajların yanı sıra 19 litrelik pet damacanalarda kullanımınıza sunuyoruz.

Düzce'ninde meşhur kabalak suyu var .

http://kabalaksu.reklam_link.com/


havvaaa
15 yıl önce - Pts 17 Mar 2008, 17:37

KALABAK suyu gerçekten şişkinlik yapmıyor. özelliğinden mi dir nedir insanın içtikçe içesi geliyor hem tadı da çok güzel.

Emine Arda

15 yıl önce - Pts 17 Mar 2008, 18:00





sayfa 1
123 ... 232425   sonraki »
ANA SAYFA -> ESKİŞEHİR